OSMANLI DÖNEMİNDE TÜRK EDEBİYATININ ARNAVUT EDEBİYATINA ETKİSİ

Author:

Year-Number: 2015-6
Yayımlanma Tarihi: null
Language : null
Konu : edebiyat
Number of pages: 1-7
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Bilindiği gibi İstanbul'un fethiyle birlikte Balkan yarımadası, Osmanlı fütuhatında odak noktası haline geldi. Hemen hemen tüm Balkan yarımadasında, Osmanlı idaresinde yapılan tarihsel gelişmeler ve değişikliklere parelel olarak bölge halklarında da kültür, eğitim, dil ve gelenek gibi sahalarda değişiklikler ve etkileşimler göründü. Bu topraklarda Osmanlılar, cami, türbe, köprü, kervansaray, hamamlar gibi birçok mimari eserler inşa ettiler. Sanatın türleri, kısa süre içerisinde Balkan ülkelerine yayıldı. Hızlı bir şekilde ticaret ve ekonomi gelişti. İslam'ı kabul ettikten sonra Balkan ülkeleri, kendilerini, bu dinin ilkelerine uyarladılar. Osmanlılar, Balkanlardaki şehir ve köylere yerleştirildi, aile kurdular ve kendi dil, edebiyat, gelenek ve göreneklerini korumak için çaba gösterdiler. Osmanlıların yerleştiği bölgelerde önce Türk veardından Arap ve Fars sözlü halk edebiyatının en güzel örnekleri gözlenmektedir. Öncelikle askeri kışlalarda makam eşliğinde kendini gösteren bu sözlü edebiyat kültürü, ardından ev, okul, medrese ve bazı tarikat evlerine de taşındı. Türk halk edebiyatının türleri ve ondan daha az ölçüde Arap ve Fars edebiyatının türleri bugün, birtakım küçük değişikliklerle birlikte, miras olarak halen yaşatılmaktadır. Türk halk edebiyatının türleri; Arnavutlar, Bulgarlar, Boşnaklar, Sırplar, Makedonlar ve Macarların halk edebiyatlarının ayrılmaz bir parçası olmuştur. Sözlü halk edebiyatı türlerine örnek olarak; maniler, deyimler, atasözleri, masallar ve ninnileri sıralayabiliriz. Yazılı halk edebiyatında ise koşmalar, varsağı, semai, ilahi ve divan türleri görülmektedir. Bunların yanı sıra, aşık edebiyatı da çok önemli bir yer tutmaktadır. Nasreddin Hoca fıkraları, Köroğlu, Kerem ile Aslı, Aşık Garip masalları aşık edebiyatının en önemli örneklerindendir. Makalede, Arnavut edebiyatı örneklerinden yararlanılarak Türk edebiyatının Arnavut edebiyatı üzerindeki etkisi ortaya konmaya çalışılacaktır.

abortion clinics in ny abortion clinics in richmond va anti abortion facts

Keywords

Abstract

It is widely known that after the conquest of Istanbul, the Balkan Peninsula in Europe has become the most important focus of the Ottoman conquest. Due to almost all of historical developments and changes in the Balkan Peninsula during the Ottoman administration, a lot of changes appear in the culture of people of this region, in their education, in their language and traditions. In this land, the Ottomans built many architectural monuments such as mosques, shrines, bridges, caravanserai and baths. In a short time, various forms of arts related to the Ottoman culture spread in Balkan countries. Local trade and economy developed. After Balkan countries accepted Islam, they adapted to the principles of this religion. When the Ottomans came to the Balkans they settled both in cities and villages. The Ottomans brought or created there their families and tried to preserve their language, literature, traditions and customs. In the areas where they settled, the most beautiful examples of initially Turkish and later Arabian and Persian oral folk literature are seen. First, people learnt this oral literature in military settlements. Then, they replicated this kind of literature in their homes, schools and madrasas, as well as in some places of the Tarikat sect. Types of Turkish folk literature and to a lesser extent types of Arabic and Persian literature, remain today as a heritage from generation to generation. Turkish folk literature has almost become an integral part of the Folk Literature amongst Albanians, Bulgarians, Bosnians, Serbs, Macedonians, and Hungarians. In the oral literature, we can find examples of idioms, proverbs, folk tales, lullabies, etc. In the written Literature we find varsağı, semai, ilahi and divan. The most important examples are the anecdotes of Nasreddin Hodja, Köroğlu, Kerem and Asli, the fairy tale of Aşık Garip. The purpose of this article is to describe the influence of Turkish literature into the Albanian one, based on the examples found in the Albanian literature.

Keywords