Asıl olarak evrensel ilkeler açısından dilbilgisinin içgüdüsel yönlerini incelediğim bu kuramsal çalışmada, ortaya koymaya çalıştığım şey, sözcüklerin ve biçimbilimlerinin bir dilin daha büyük birimlerine ve insanlığın en temel ve en ilkel içgüdüleri arasında bir ilişkinin var olduğudur. Sözcüklerin ve biçimbilimlerin bir dilin daha büyük birimlerine dönüşmesi Freud'un psikanalitik kuramıyla açıklanan alt benlik, benlik ve üst benlik gibi insan zihninin katmanlarından bağımsız olarak düşünülemez. Bu kuramsal çalışmada Chomsky'nin dilbilgisi hakkında öne sürdüğü görüşler dilbilgisinin zihindeki psikanalitik köklerini sorgulamak için Freud psikanalizi ile tekrar yorumlanmıştır. Buna göre, evrensel dilbilgisi ilkeleri ve geleneksel dilbilgisi konuları eşleştirilerek zihnin üç katmanına ve olası içgüdüsel kaynaklarına göre sınıflandırıldı. Evrensel dilbilgisi ilkeleri ile sözlü veya işlevsel kategoriler arasındaki ilişkinin aslında diğer bilinçli veya bilinçdışı davranışlar gibi temel içgüdüler ve zihinsel katmanlarla ilişkili olduğu varsayımına dayanarak, evrensel dilbilgisi ilkelerinin psikanalitik temellerini yeniden farklı bir açıyla açıklamaya çalıştım. Sonuç olarak, dilbilgisi bir zihinsel ürün olduğundan, alt benlik, benlik, üst benlik ve içgüdüler gibi insan zihninin farklı işlev ve alanlarından bağımsız olamayacağı sonucuna vardım.
In this theoretical study, where I virtually study instinctive characteristics of grammar in terms of universal principles, what I try to put forth is the existence of a relation between the organisation of words and morphemes into larger units of a language and the human’s most basic and primal instincts. The organisation of words and morphemes into larger units of a language are not thought independent from the three aspects of the human mind: the id, ego, and super ego, theorized by Freud’s psychoanalytic theories. The logical frame of the ideas suggested in the study is based on respected linguistic and psychoanalytic theories and approaches. Chomsky’s ideas on grammar are interpreted by Freudian psychoanalysis in order to question psychoanalytic origins of grammar in mind. Accordingly, universal grammar modules as well as traditional ones are categorized according to three aspects of mind and their instinctive origins. Based on the assumption that the relation between the universal grammar principles and the lexical or functional categories emerging as a result of those principles, just like other conscious or unconscious behaviours, are in fact related to basic instincts and mental aspects, I tried to reinterpret and explain the psychoanalytic grounds of grammar principles and modules. As a consequence, I arrived at a conclusion that since grammar is a product of mind, it is not independent from the aspects of the human mind: the id, ego, super ego and basic instincts.