Bu çalışmanın amacı yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde karşılaşılan dil aktarımlarını ortaya koymaktır. Çalışmada Belarusça ve Rusçayı iki resmi dil olarak konuşan Belaruslu üniversite öğrencilerinin Türkçeyi birinci yabancı dil olarak öğrenirken sergiledikleri dil aktarımları, öğrenim sürecinde sistematik olarak yazdıkları metinler üzerinden incelenmiş ve kompozisyonlarda görülen ana dil müdahalesi ve dil aktarımları üzerinde durulmuştur. Bilindiği üzere öğrenilen dil ile ana dili arasındaki benzerlik ve farklılıklara dayalı olarak dil öğreniminde ana dil etkisi pozitif veya negatif olarak şekillenebilir. Öğrenici hedef dili kullanmak durumunda olduğunda ve öğrenilen dil bilgisi ve yeteneği henüz tam olarak oluşmadığında, anadil, öğrenilen dil adına hedef dilde üretim yapmak üzere iş başına geçer. Bu ana dil müdahalesinin ya da dil öğreniminde negatif aktarım denilen durumun bir sebebidir. Eklemeli diller ailesinden Altay grubuna ait olduğu varsayılan Türkçe ile çekimli diller ailesinden Doğu-Slav grubuna ait bir dil olduğu varsayılan Rusça arasındaki diller arası girişim incelemesini içeren bu çalışma karşılaştırmalı dil bilim çalışmalara bir örnektir.
This study is conducted to find out the language transfers monitored in the process of teaching Turkish as a foreign language. In the study, language transfers of Belarusian university students who speak Belarusian and Russian as the two official languages while they were studying Turkish as a primary foreign language, were studied throughout analyzing the texts systematically written by the students during the learning process. The main focus of the research is mother tongue interference and language transfer. As it is known, the mother tonque interference can occur positively or negatively in language learning process based on the similarities and differences between the target and native languages. Learners native language comes into power and influences the production in the target language when the learners language skills are not developed yet enough. This is the reason why the negative transfer or mother tongue interference occurs in learners target language learning process. This study as an example of comperative linguistic studies involves language interference analysis between the Turkish that resembles the agglutinating languages and supposed to be a member of Altai group and Russian that resembles the fusional languages which supposed to be a member of Eastern-Slavic group.