Keşfinden bu yana Yeni Dünya Batı düşünce yapısını derinden etkilemiştir. On beşinci yüzyıldaki coğrafi keşifler, Batı dünyasının ticari ve politik iktidar rekabetiyle başlarken, bu yüzyılla birlikte kıtasal sınırların ötesine, okyanus aşırı gidilen seyahatler, Orta Çağ Avrupa’sının yüksek duvarlı, kapalı feodal kentleri ve hanedanlıklarının yaşantısını, dolayısıyla, sınır anlayışını da dönüşüme uğratmıştır. Bilinmeyen coğrafyaların egzotizmi, Batı’nın hayal gücünde Yeni bir Dünya, kendilerine bahşedilmiş bir cennet izlenimi uyandırmıştır. On yedinci ve on sekizinci yüzyıllarda, Kuzey Amerika’nın Doğu kıyısında on üç İngiliz kolonisi olarak başlamış olan Anglo Sakson hâkimiyeti, Amerika Birleşik Devlet’lerinin kuruluşu ile kıtasal yayılma sürecini başlatmıştır. Bu çalışma, on dokuzuncu yüzyıl Amerikan yayılmacılığını meşrulaştırmada önemli rol oynamış olan farklı türlerden anlatılardaki özel mekân ve sınır algısını incelemeyi ve bu bağlamda günümüz Amerikan kültüründe de farklılık kavramı üzerinden devam ettirilmekte olan sınır kavramının tarihsel izlerini sürmeyi amaçlamaktadır. Böylece, Amerikan milliyetçiliği ve kıtasal yayılmacılığının ulusun Aşikâr Alın Yazısı olduğu söylemini yaymada önemli rol oynamış olan bu kültürel ürünler arasından, John O’Sullivan’ın makalesi “ The Great Nation of Futurity” (1839), Frederick Jackson Turner’ın “The Significance of the Frontier in American History” (1893) adlı tezi, Washington Irving’in A Tour on the Prairies (1835) adlı seyahatnamesi, Walt Whitman’nın “A Passage to India” (1871) adlı şiiri, William Apes’in A Son of the Forest (1829) adlı otobiyografisi ve on dokuzuncu yüzyıl Amerikan peyzaj resimlerinden örnek olarak seçilmiş olan, Emmanuel Gottlieb Leutze’un Westward the Course of Empire Takes Its Way (1861) ve Albert Bierstadt’ın Valley of Yosemite (1865) adlı resimleri incelenecektir.
Since its discovery, the New World has had a lasting impact on Western mind. While the geographical explorations of fifteenth century were progressing as an outcome of economic and political competition in Western Europe, transatlantic voyages transformed the feudal darkness of the Middle Ages and the concept of borderline. Beginning with the thirteen colonies in the Eastern sea board of North America, the Anglo Saxon dominance started its course of expansionism with the foundation of the United States of America. In this era, frontiersmen’s diaries, pamphlets, works of literature, political articles and various other cultural products of folk and high art were highlighting American patriotism, which gained momentum within Westward expansion. This study aims to review the sense of place and border in nineteenth century narratives of American expansionism and trace back the historical imprints of today’s American notion of frontier with reference to John O’Sullivan’s essay “The Great Nation of Futurity” (1839), Frederick Jackson Turner’s thesis “Significance of the Frontier” (1893), Washington Irving’s travel writing, A Tour on the Prairies (1835), Walt Whitman’s poem “A Passage to India” (1871); autobiography of William Apes, A Son of the Forest (1829), the paintings of Emmanuel Gottlieb Leutze’s Westward the Course of Empire Takes Its Way (1861) and Albert Bierstadt’s Valley of Yosemite (1865).