Arapça kökenli “ilim” sözcüğü, çağımızdaki karşılığı ile bilim, İslam camiasında muhtelif tanımlamalarla tarif ve tavsif olunur. İslam inancına göre ilmin özünde; “(Allah) Göklerdeki ve yerdeki her şeyi bilir.”(el-Mücadele 58/7) ayet-i kerimesinde de belirtildiği gibi, Tanrı’nın her şeyi bildiği, bütün bilgilerin membaının Tanrı olduğu hakikati mahfuzdur. Mutlak bilgi Tanrı’dadır; Tanrı’nın sonsuz ilmi karşısında insanın bilgiye ulaşma yolları sınırlı ve elde ettiği bilgi sonludur. Büyük oranda İslam inancının doktrinleriyle beslenen ve şekillenen klasik edebiyatta ilim mevzuu bu gerçek üzerine kuruludur. İlim, klasik edebiyat için de çok önemlidir; klasik edebiyatta insanı ebedî saadete eriştiren ve onu yücelten değer olarak görülür. Bu çalışmada; ilmin klasik şairler tarafından ne kadar önemsendiği Nev’î üzerinden değerlendirilecektir. Şair Nev’î’nin seçilme gerekçeleri olarak klasik edebiyatın olgunluğa ulaştığı 16. asırda yetişmiş, ailesi ve kendisi tasavvufla ilgilenmiş, yaşadığı devirde iyi bir eğitim almış, müderrislik yapmış müstesna şairlerden biri olması gibi özellikleri sıralanabilir. Onun bilgiyle münasebetinin derecesi, niceliksel ve niteliksel açıdan verdiği eserlerinin çokluğuyla ölçülebilir. Aynı zamanda klasik edebiyatın biyografik kaynakları tezkirelerde Nev’î hakkındaki değerlendirmelerde ve günümüzde Nev’î üzerine yapılan çalışmalarda da Nev’î’nin âlim tarafına vurgu yapılır. Nev’î’nin esas alınan eseri Divan’ı olacaktır. Divan’daki veriler kılavuzluğunda, zaman zaman şairin diğer eserleriyle de mukayeseler yapılarak metinler arası bir çalışma öngörülmektedir. Divan’ın mukayese edileceği temel eser “Netâyicü’l-Fünûn ve Mehâsinü’l-Mütûn” adlı mensur eser olacaktır. Çünkü Nev’î, bu eserinde dönemin ilmiye sınıfının tasdikinden başlıca ilim sahaları hakkında mülahazalar yapar ve birtakım öz bilgileri toparlar. Dolayısıyla bu eserdeki tasnif ve değerlendirmeler, Nev’î Divanı’nın ilmî yönüne bir bakış açısı sunar.
“İlim” is an Arabic rooted word with modern meaning science, is defined and described with various definitions in Islamic world. In Islamic belief the care of the science is God. God knows everything on land and in the sky (el-Mücadele, 58/7) as it is cited in the verse. The fact that God knows everything and only source of knowledge is obvious. The absolute knowledge is of God compared with infinite knowledge of God, man’s knowledge and ways of reaching it are finite and restricted. Classical literature is based on reality and science and fed by Islamic doctrines on a large scale. Science is important for classical literature, too and science is seen as an asset which enables mankind to reach eternal happiness and exalts him. In this study we will evaluate how classical poets valued science by emphosizing Nev’î’s works reasons of choosing Nev’î are as follows. First he lived in the 16th century when classical literature reached its maturity. The second reason is that both he and his family were interested in sufizm. The third one is that he was knowledgeable and well-educated in his era and taught. He was one of the eminent poets of his era and he had some priorities. The degree of his relationship with knowledge can be evaluated with the number of works he produced with respect to qualitative and quantitative values. At the same time in biographical resources and art crities it is widely that he was one of the most popular poets and scholars. The main works of art which will be evaluated is his Divan. Under the shadow of these verifications in Divan we can make comparisons with his other works of arts and his Divan. The fundamental work of art which will be compared with his Divan is “Netâyicü’l-Fünûn and Mehâsinü’l-Mütûn”. Nev’î gives some information about scientific fields by using verifications of academic staff of his era. He also reports some core information. Because of this classifications and definitions in this work of art gives us an opportunity to insight into his scientific aspects.