Osmanlı Devleti ile Almanya arasındaki ilişkiler uzun ve köklü bir geçmişe sahiptir. Osmanlı Devleti’nin özellikle son döneminde Almanya ile ilişkiler askeri alanda yoğunlaşsa da ekonomi, siyaset ve eğitim gibi birçok alanda çeşitli iş birlikleri yapılmıştır. Bu ilişkiler milletlerin birbirlerinin dil ve kültürlerine daha fazla ilgi duymalarını sağlamıştır. Bu ilginin sonucunda Almanlara Türkçe öğretmek ve Türkçe öğrenen Almanların Türkçe seviyelerini artırmak amacıyla her iki ülkenin ilgilileri tarafından ders kitapları hazırlanmıştır. Ancak yardımcı materyal açısından, özellikle ek okuma materyali bulma sorununun yaşandığı Almanya’da Türkçe öğrenenlere yönelik yardımcı okuma kitapları yazılmıştır. Bu kitapların ilki Faik Beyzâde tarafından 1917’de yazılan ve Berlin’de basılan, Yabancılar İçin Türkçe Kıraat kitabıdır. Çalışmanın amacı, Yabancılar İçin Türkçe Kıraat kitabını, yabancılara Türkçe öğretimi açısından incelemektir. Nitel araştırma yöntemlerine uygun olarak desenlenen araştırmada doküman analizi yöntemi ile veriler toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi tekniği ile çözümlenerek kitabın genel yapısı ortaya koyulmuş ve temalara ulaşılmıştır. Verilerin analizi sonucunda temalar; söz konusu kitap, hedef kitle, dil öğretim yöntemi, metinlerin özellikleri ve söz varlığı unsurlarının özellikleri olmak üzere dört alt başlıktan oluşmuştur. Verilerin temalara uygun bir şekilde yorumlanmasının yanı sıra her bir temaya ait orijinal metinden örneklendirmeler yapılarak Osmanlı Türkçesi ile yazılmış ifadelerin Latin harfli yazımı ayrıca verilmiştir. Beyzâde, dipnotları etkili ve oldukça verimli bir şekilde kullanarak kelimelerin okunuşlarını, günlük dildeki telaffuzlarını ve anlamlarını dipnotlarda ayrıntılı bir şekilde vermiştir. Araştırma sonucunda kitabın yabancılara yönelik ilk Türkçe yardımcı okuma kitabı olduğu, kitapta okuma becerisinin yanı sıra konuşma becerisine de önem verildiği, dil bilgisi-çeviri yönteminin benimsendiği, metinlerin tür açısından zengin olduğu ve Türk edebiyatında önde gelen yazarların eserlerinden seçildiği tespit edilmiştir.
Relations between the Ottoman Empire and Germany have a long-term and deep-rooted history. Although relations with Germany were intense in the military field, especially towards the last period of the Ottoman Empire, cooperation in various areas such as economy, politics, and education appeared. These relations made nations more interested in each other's languages and cultures. Textbooks were prepared regarding the relevant authorities of both countries. However, in terms of supplementary material, reading books have been written for Turkish learners whose there has been a problem. The first of these books is Turkish Reading for Foreigners, written by Faik Beyzâde in 1917 and published in Berlin. The study aims to examine the book in terms of teaching Turkish to foreigners. Data was collected using the document analysis method in the research designed in accordance with qualitative research methods. The data obtained was analyzed with the content analysis technique, revealing the book's general structure and reaching the themes. As a result of the data analysis, these themes have been found; the book in question consists of four subtitles: target audience, language teaching method, features of texts and vocabulary elements. In addition to interpreting the data, examples were made from the original text of each theme, and the Latin letter writing of the expressions written in Ottoman Turkish was also provided. Beyzâde gave detailed pronunciations, daily pronunciations, and meanings of the words in the footnotes. It has been revealed that the book is the first Turkish supplementary reading book for foreigners, that speaking skills are also given importance as well as reading skills, that it adopts the grammar-translation method, and that the texts are diverse in terms of genre and selected from the works of leading authors of Turkish literature.